# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كَذٰلِكَ سَلَكْنَاهُ ف۪ي قُلُوبِ الْمُجْرِم۪ينَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Keżâlike seleknâhu fî kulûbi-lmucrimîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İşte biz inkârı, kendi tercihlerine binâen kâfirlerin kalplerine böyle yerleştirmişizdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 200, 201. Onu günahkârların kalplerine böyle soktuk. Onun için, acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 200,201,202. Suçluların kalblerine Kuran'ı böylece sokarız da, can yakıcı azabı görmedikçe ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İşte böylece biz onu (Kur’an’ı) suçluların kalbine soktuk. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 200,201. Böylece onu günahkarların kalplerine soktuk. (okuyup anladılar, ama yine de) acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Biz onu mücrimlerin kalblerine öyle sokmuşuzdur. |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz (küfrü) o günahkârların kalbine Öyle bir sokduk ki, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İşte onu (o küfrü) günahkârların kalblerine (yalanlamalarındaki inadları sebebiyle) böyle sokmuşuzdur. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Biz, o küfrü mücrimlerin kalblerine öyle sokmuşuz ki, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte öylece onu (küfrü) günahkârların kalplerine sokmuşuzdur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Mücrimlerin kalplerinde inkârı Biz böyle yerleştirmişizdir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Thus have We caused it to enter the hearts of the Sinners. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 200. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...