# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَفَعَلْتَ فَعْلَتَكَ الَّت۪ي فَعَلْتَ وَاَنْتَ مِنَ الْكَافِر۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vefe’alte fa’leteke-lletî fe’alte veente mine-lkâfirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Sonunda yapacağını da yaptın; suçsuz yere bir cana kıydın. Sen nankörün tekisin!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sonunda o yaptığın (kötü) işi de yaptın. Sen nankörün birisin! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 18,19. Firavun Musa'ya: "Biz seni çocukken yanımıza alıp büyütmedik mi? Hayatının birçok yıllarını aramızda geçirmedin mi? Sonunda yapacağını da yaptın. Sen nankörün birisin" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “(Böyle iken) sen o yaptığın işi yaptın (adam öldürdün). Sen nankörlerdensin.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Sonunda o yaptığın (kötü) işi de yaptın. Sen nankörün birisin!" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hem de o yaptığın fi'li yaptın, o halde sen o nankör kâfirlerdensin |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «O yapdığın fi'li de sen işledin. Sen nankörlerdensin». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Sonunda o yaptığın işi de yaptın; o hâlde sen nankörlerdensin!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O yaptığın işi (Kıptî'yi öldürmeyi) de sen işledin; sen nankörlerdensin.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve o yaptığın fiilini yapıverdin. O halde sen nankörlerdensin.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Ondan sonra da yapacağını yaptın. Sen nankörün birisin.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "And thou didst a deed of thine which (thou knowest) thou didst, and thou art an ungrateful (wretch)!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 19. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...
Kısa sureler Kuran'daki sırasına göre hazırlanmıştır. Fatiha suresinden başlayarak Nas suresine kadar devam eden kısa surelerin Arapça, Türkçe okunuşl ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ عِبَادٌ اَمْثَالُكُمْ فَادْعُوهُمْ فَلْيَسْتَج۪يبُوا لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ صَا ...
Mülk (Tebareke) sûresi, Allah Teâlâ’nın yüceliğini ve üstün kudretini zikrederek başlayan sûre, ölüm ve hayatın hikmetini bildirir. Cenâb-ı Hakk’ın k ...