# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالُٓوا اَنُؤْمِنُ لَكَ وَاتَّبَعَكَ الْاَرْذَلُونَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâlû enu/minu leke vettebe’ake-l-erżelûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlar da: “Senin peşinden gelenler toplumun en bayağı kimseleri iken, bizim sana inanmamızı nasıl beklersin?” dediler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar şöyle cevap verdiler: Sana düşük seviyeli kimseler tâbi olup dururken, biz sana iman eder miyiz hiç! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Sana mı inanacağız? Sana en rezil kimseler uymaktadır" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Dediler ki: “Sana hep aşağılık kimseler uymuş iken, biz hiç sana inanır mıyız?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Â, dediler, senin ardına hep düşük kimseler düşmüşken, biz sana hiç inanır mıyız?" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | A, dediler: hiç biz sana inanır mıyız? Senin ardına hep o ezrail düşmüş? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Dediler ki: «Arkana hep bayağı kimseler düşmüşken biz sana îman eder miyiz»? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Onlar:) “Sana en düşük kimseler (fakirler) tâbi' olmuşken, (biz) sana îmân eder miyiz?” dediler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlar dediler ki: “- Arkana hep düşük kimseler takılmışken, biz sana iman eder miyiz?” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dediler: «Sana imân eder miyiz? Halbuki, sana en bayağı kimseler tebaiyyet edivermişlerdir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar, “Sana uyanlar hep ayak takımı; biz sana inanır mıyız?” dediler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They said: "Shall we believe in thee when it is the meanest that follow thee?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 111. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...
Nûr suresinin 10. ayetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurur: Nûr Suresi 10. Ayet Arapça: وَلَوْلَا فَضْلُ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُ وَاَنَّ اللّٰهَ ...
KARŞILAŞTIĞI KİMSEYE GÜZEL SÖZ SÖYLEYİP GÜLER YÜZ GÖSTERMEK İLE İLGİLİ AYETLER “Mü’minlere kol kanat ger.” (Hicr sûresi (15), 88) Bu âyet-i ke ...
Talâk sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. İsmini, birinci âyette bahsedilen talâk (boşama) hükmünden alır. Mushaf tertîbine göre 65, iniş sır ...
Müminûn suresinin 115. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 115. Ayet Arapça: اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثًا وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَ ...
Kur’ân-ı Kerîm, beşeriyet için Rahmânî sadâları işitmek, ilâhî nefhayı rûhunda hissetmek ve daha bu dünyada iken Allah ile mükâleme etmenin en feyizli ...