# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَا تُخْزِن۪ي يَوْمَ يُبْعَثُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Velâ tuḣzinî yevme yub’aśûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “İnsanların diriltilecekleri gün beni rezil rüsvâ eyleme!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (İnsanların) dirilecekleri gün, beni mahcup etme. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 84,85,86,87,88,89. Sonrakilerin beni güzel şekilde anmalarını sağla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bağışla, o şüphesiz sapıklardandır. İnsanların diriltileceği gün, Allah'a temiz bir kalble gelenden başka kimseye malın ve oğulların fayda vermeyeceği gün, beni rezil etme" demişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “(Kulların) diriltilecekleri gün beni utandırma!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "(İnsanların) diriltilecekleri gün, beni mahcub etme." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve utandırma beni ba's olunacakları gün |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «(Kulların) kabirlerinden kaldırılacakları gün beni rüsvay etme». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Ve (insanların) diriltilecekleri gün, beni utandırma!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Kabirlerden diriltilecekleri gün, beni utandırma. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve (nâsın) kabirlerden diriltilip kaldırılacakları gün beni zelil etme. |
11. | Ümit Şimşek Meali | “İnsanların diriltildiği günde beni rezil etme. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "And let me not be in disgrace on the Day when (men) will be raised up;- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 87. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...