Şuarâ Sûresi(26) 28. Ayet


28 / 227


# Meal Ayet
Arapça قَالَ رَبُّ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَمَا بَيْنَهُمَاۜ اِنْ كُنْتُمْ تَعْقِلُونَ
Türkçe Okunuşu * Kâle rabbu-lmeşriki velmaġribi vemâ beynehumâ(s) in kuntum ta’kilûn(e)
1. Ömer Çelik Meali Bu kez Mûsâ: “O, doğunun, batının ve ikisi arasında bulunan her şeyin Rabbidir. Eğer aklınızı çalıştırırsanız anlarsınız” diye cevap verdi.
2. Diyanet Vakfı Meali Musa devamla şunu söyledi: Şayet aklınızı kullansanız (anlarsınız ki), O, doğunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbidir.
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Musa: "Eğer akledebilen kimselerseniz bilin ki O, doğunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbidir" dedi.
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali Mûsâ, “O, doğunun da batının da ve ikisi arasındaki her şeyin de Rabbidir. Eğer düşünüyorsanız bu, böyledir” dedi.
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Musa devamla şöyle söyledi: "Şayet aklınızı kullansanız (anlarsınız ki), O, doğunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbidir."
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Meşrık ve Mağrıbın ve bütün aralarındakilerin rabbı, eğer siz âkıl iseniz dedi
7. Hasan Basri Çantay Meali (Muusâ yine devamla) dedi ki: «(O) Meşrıkla mağribin ve ikisi arasında bulunan her şeylerin Rabbidir. Eğer aklınızı kullanırsanız (idrâk edersiniz)».
8. Hayrat Neşriyat Meali (Mûsâ:) “(O,) doğunun ve batının ve ikisi arasında bulunanların Rabbidir! Eğer aklınızı kullanırsanız (bunu siz de anlarsınız)!” dedi.
9. Ali Fikri Yavuz Meali Mûsa dedi ki: “- O doğu ile batının ve ikisi arasında bulunan her şeyin Rabbidir; eğer aklınız varsa, anlarsınız.”
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali (Hazreti Mûsa da) Dedi ki: «Maşrıkın ve mağrıbın ve bunların aralarında olanların Rabbidir. Eğer siz âkilâne düşünürler oldunuz iseniz.»
11. Ümit Şimşek Meali Musa dedi ki: “O doğunun, batının ve ikisi arasındakilerin de Rabbidir—eğer akıl edebiliyorsanız.”
12. Yusuf Ali (English) Meali (Moses) said: "Lord of the East and the West, and all between! if ye only had sense!"
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Şuarâ Sûresi 28. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/yunus-suresinin-17-ayeti-ne-anlatiyor-196658-m.jpg
Yunus Suresinin 17. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: فَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى عَلَى اللّٰهِ كَذِبًا اَوْ كَذَّبَ بِاٰيَاتِه۪ۜ اِنَّهُ لَا يُفْلِحُ الْمُجْرِمُونَ All ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/cinler-neyden-yaratildi-hakkinda-kisaca-bilgiler-196648-m.jpg
Cinler Neyden Yaratıldı? Hakkında Kısaca Bilgiler

Rahman suresi 14. ayet: "Allah insanı kiremit gibi pişmiş bir çamurdan yarattı."Rahman suresi 15. ayet: "Cinleri de dumanı olmayan saf bir ateş alev ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/enam-suresindeki-10-emir-196638-m.jpg
Enam Suresindeki 10 Emir

Enam suresi 151, 152 ve 153. ayetlerde sıralanan buyruklar... ENAM SURESİNDEKİ ON EMİR “De ki: Gelin Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/yunus-suresinin-12-ayeti-ne-anlatiyor-196626-m.jpg
Yunus Suresinin 12. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: وَاِذَا مَسَّ الْاِنْسَانَ الضُّرُّ دَعَانَا لِجَنْبِه۪ٓ اَوْ قَاعِدًا اَوْ قَٓائِمًاۚ فَلَمَّا كَشَفْنَا عَنْهُ ضُرَّهُ م ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/sabiiler-ile-ilgili-ayetler-196634.jpg
Sabiiler ile İlgili Ayetler

Sabiîlik, El-Cezîre’de ortaya çıkan ve Hz. Yahyâ’ya (as.) bağlı olduğu ileri sürülen bir Yahûdi-Hristiyan mezhebi veya ışık-karanlık düalizmine dayalı ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/yunus-suresinin-6-ayeti-ne-anlatiyor-196616.jpg
Yunus Suresinin 6. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ فِي اخْتِلَافِ الَّيْلِ وَالنَّهَارِ وَمَا خَلَقَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَّقُونَ ...