# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاجْعَلْ ل۪ي لِسَانَ صِدْقٍ فِي الْاٰخِر۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Vec’al lî lisâne sidkin fî-l-âḣirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Bana gelecek nesiller arasında doğrulukla ve hayırla anılmayı nasip et!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bana, sonra gelecekler içinde, iyilikle anılmak nasip eyle! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 84,85,86,87,88,89. Sonrakilerin beni güzel şekilde anmalarını sağla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bağışla, o şüphesiz sapıklardandır. İnsanların diriltileceği gün, Allah'a temiz bir kalble gelenden başka kimseye malın ve oğulların fayda vermeyeceği gün, beni rezil etme" demişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Sonra gelecekler arasında beni doğrulukla anılanlardan kıl.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Sonra gelecekler içinde beni doğrulukla anılanlardan eyle!" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve bana sonrakiler içinde bir «lisanı sıdık» tahsıys eyle |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «(Benden) sonrakiler içinde benim için (bir) lisân-ı sıdk ver». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Sonraki (ümmet)ler içinde benim için bir lisân-ı sıdk (güzel bir medihle anılmayı)nasîb eyle!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Benden sonra gelecek ümmetler içinde, hayırla anılacak bana güzel bir yad kıl. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve sonrakiler arasında benim için bir yâd-ı cemil nâsip kıl!» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Bana, arkamdan hayırla anılmayı nasip et. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Grant me honourable mention on the tongue of truth among the latest (generations); |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 84. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَلَمَّا ذَهَبَ عَنْ اِبْرٰه۪يمَ الرَّوْعُ وَجَٓاءَتْهُ الْبُشْرٰى يُجَادِلُنَا ف۪ي قَوْمِ لُوطٍۜ İbrahim cidden ağır ba ...
Her vesileyle kullarını hayra teşvik eden Rabbimiz, kullarına iyiliği öğretmek üzere şöyle buyuruyor: KUR’AN’IN ÖZETİ SAYILAN AYET-İ KERİME “İyilik, ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَخَذَ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَاَصْبَحُوا ف۪ي دِيَارِهِمْ جَاثِم۪ينَۙ كَاَنْ لَمْ يَغْنَوْا ف۪يهَاۜ اَلَٓا اِنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنّ۪ي تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ رَبّ۪ي وَرَبِّكُمْۜ مَا مِنْ دَٓابَّةٍ اِلَّا هُوَ اٰخِذٌ بِنَاصِيَتِهَاۜ اِنَّ رَبّ۪ي عَ ...
Rahmân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 78 âyettir. İsmini 1. âyette geçen Allah Teâlâ’nın اَلرَّحْمٰنُ (Rahmân) ism-i şerîfinden alır. Bu isim, sûren ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ رَبِّ اِنّ۪ٓي اَعُوذُ بِكَ اَنْ اَسْـَٔلَكَ مَا لَيْسَ ل۪ي بِه۪ عِلْمٌۜ وَاِلَّا تَغْفِرْ ل۪ي وَتَرْحَمْن۪ٓي اَكُنْ ...