# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَنْ اَرْسِلْ مَعَنَا بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | En ersil me’anâ benî isrâ-îl(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “«Artık İsrâiloğulları’nı serbest bırak, bizimle beraber gelsinler!»” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İsrailoğullarını bizimle beraber gönder. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 15,16,17. Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Doğrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz şüphesiz alemlerin Rabbinin elçisiyiz; İsrailoğullarını bizimle beraber gönder, deyiniz" demişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “İsrailoğullarını bizimle beraber gönder.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İsrail oğullarını bizimle beraber gönder." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Beni İsraili bizimle beraber salıver |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 16,17. «Haydi Fir'avna gidin de: — Biz, israil oğullarını beraberimizde yollayasın diye aalemlerin Rabbinin gönderdiği gerçek (iki) peygamberiz» deyin. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 16,17. Haydi (ikiniz de) Fir'avun'a gidin de deyin ki: “Şübhe yok ki biz, İsrâiloğullarını bizimle berâber gönderesin diye âlemlerin Rabbinin elçisiyiz.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | İsrail oğullarını bizimle beraber salıver (onlara azab etme).” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «İsrailoğullarını bizimle beraber salıveresin diye.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “İsrailoğullarını bizimle göndermen için geldik.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "´Send thou with us the Children of Israel.´" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 17. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...