# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَعَقَرُوهَا فَاَصْبَحُوا نَادِم۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe’akarûhâ feasbehû nâdimîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Derken onlar deveyi boğazladılar; ne var ki çok geçmeden yaptıklarına pişman oldular. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Buna rağmen onlar deveyi kestiler; ama pişman da oldular. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlar ise deveyi kestiler; ama pişman da oldular. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Derken onu kestiler, fakat pişman oldular. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Derken onu kestiler; fakat pişman da oldular. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Derken onu vurdular, fakat nâdim oldular |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Derken onu kesdiler. Fakat peşîman oldular. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Derken onu kestiler; bunun üzerine (yaptıklarından) pişmanlık duyan kimseler oldular. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Derken o deveyi kestiler, fakat pişman oldular. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Derken onu boğazladılar, sonra pişman olarak sabahladılar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Deveyi kestiler ve pişman oldular. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But they ham-strung her: then did they become full of regrets. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 157. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 66. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 66. Ayet Arapça: رَبُّكُمُ الَّذ۪ي يُزْج۪ي لَكُمُ الْفُلْكَ فِي الْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا مِنْ ...
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...