# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّهُمْ عَنِ السَّمْعِ لَمَعْزُولُونَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnehum ‘ani-ssem’i lema’zûlûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Çünkü onlar vahyi dinlemekten tamâmen menedilmişlerdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şüphesiz onlar, vahyi işitmekten uzak tutulmuşlardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu onlar vahyi dinlemekten uzak tutulmuşlardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Çünkü onlar (vahyi) işitmekten uzaklaştırılmışlardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz onlar vahyi işitmekten uzak tutulmuşlardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onlar işitmekten sureti kat'ıyyede azledilmişlerdir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhe yok ki onlar (meleklerin sözünü) işitmekden kat'î surerde azledilmişlerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Çünki onlar (meleklerin sözlerini) işitmekten elbette uzak tutulmuş olanlardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şeytanlar, vahyi işitmekten kesin olarak menedilmişlerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, onlar işitmekten elbette azledilmişlerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Zaten onlar vahyi işitmekten alıkonmuşlardır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Indeed they have been removed far from even (a chance of) hearing it. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 212. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ يَا قَوْمِ اَرَاَيْتُمْ اِنْ كُنْتُ عَلٰى بَيِّنَةٍ مِنْ رَبّ۪ي وَرَزَقَن۪ي مِنْهُ رِزْقًا حَسَنًاۜ وَمَٓا اُر۪يدُ ا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَلَمَّا ذَهَبَ عَنْ اِبْرٰه۪يمَ الرَّوْعُ وَجَٓاءَتْهُ الْبُشْرٰى يُجَادِلُنَا ف۪ي قَوْمِ لُوطٍۜ İbrahim cidden ağır ba ...
Her vesileyle kullarını hayra teşvik eden Rabbimiz, kullarına iyiliği öğretmek üzere şöyle buyuruyor: KUR’AN’IN ÖZETİ SAYILAN AYET-İ KERİME “İyilik, ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَخَذَ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَاَصْبَحُوا ف۪ي دِيَارِهِمْ جَاثِم۪ينَۙ كَاَنْ لَمْ يَغْنَوْا ف۪يهَاۜ اَلَٓا اِنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنّ۪ي تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ رَبّ۪ي وَرَبِّكُمْۜ مَا مِنْ دَٓابَّةٍ اِلَّا هُوَ اٰخِذٌ بِنَاصِيَتِهَاۜ اِنَّ رَبّ۪ي عَ ...
Rahmân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 78 âyettir. İsmini 1. âyette geçen Allah Teâlâ’nın اَلرَّحْمٰنُ (Rahmân) ism-i şerîfinden alır. Bu isim, sûren ...