# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ذِكْرٰى۠ۛ وَمَا كُنَّا ظَالِم۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Żikrâ vemâ kunnâ zâlimîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlara öğüt verilmiş, hatırlatma yapılmıştır. Biz kimseye haksızlık yapmayız. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 208, 209. Biz hiçbir memleketi, öğüt vermek üzere (gönderdiğimiz) uyarıcıları (peygamberleri) olmadan yok etmemişizdir. Biz zalim değiliz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 208,209. Hiçbir kent halkını kendilerine öğüt veren uyarıcılar gelmeden yok etmedik. Biz zalim değiliz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bu, bir hatırlatmadır. Biz zalim değiliz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Onlar) ihtar edilmiştir ve biz zulmetmiş değiliz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | İhtar edilmiştir, ve biz zulmetmiş değilizdir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 208,209. Biz hiçbir memleketi, ona (halkına) öğüd vermek üzere inzâr edici (peygamber) ler (göndermiş) olmadıkça helak etmedik. Biz zulmedenler değiliz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 208,209. Hâlbuki (biz) hiçbir memleketi, (halkına) nasîhat vermek üzere kendisine(gönderilen) korkutucuları (peygamberleri) olmadan helâk etmedik. Ve (aslâ) zâlimler olmadık. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Onlara) öğüd verilmiştir. Biz (onları helâk etmekle) zulmetmiş değilizdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Azîm bir tenbih yapılmıştır ve Biz zulmedenler olmadık. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlara öğüt verilmiş, hatırlatma yapılmıştır. Yoksa Biz haksızlık edici değiliz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | By way of reminder; and We never are unjust. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 209. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...
Cuma sûresi Medine’de inmiştir. 11 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen اَلْجُمْعَةُ (Cuma) kelimesinden almıştır. اَلْمُسَبِّحَاتُ (Müsebbihât) sûrelerin ...
Hac suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 7. Ayet Arapça: وَاَنَّ السَّاعَةَ اٰتِيَةٌ لَا رَيْبَ ف۪يهَاۙ وَاَنَّ اللّٰهَ يَبْعَثُ مَنْ ف ...