# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّهُ مَنْ يَأْتِ رَبَّهُ مُجْرِمًا فَاِنَّ لَهُ جَهَنَّمَۜ لَا يَمُوتُ ف۪يهَا وَلَا يَحْيٰى | |
Türkçe Okunuşu * | İnnehu men ye/ti rabbehu mucrimen fe-inne lehu cehenneme lâ yemûtu fîhâ velâ yahyâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Gerçek şu ki, kim Rabbine inkârcı bir suçlu olarak gelirse, onun hakkı cehennemdir. Orada ne ölür kurtulur, ne de rahat yaşar! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şurası muhakkak ki, kim Rabbine günahkâr olarak varırsa, cehennem sırf onun içindir. O ise orada ne ölür ne de yaşar! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Rabbine suçlu olarak gelen bilsin ki, cehennem onun içindir. Orada ne ölür, ne yaşar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz, kim Rabbine günahkâr olarak varırsa, kesinlikle ona cehennem vardır. Orada ne ölür, ne de (güzel bir hayat) yaşar. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Her kim Rabbine suçlu olarak varırsa, şüphesiz ki ona cehennem vardır. Orada ne ölür, ne de dirilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her kim rabbına mücrim olarak varırsa şüphesiz ki ona Cehennem var onda ne ölür ne dirilir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Hakıykat şudur: Kim Rabbine suçlu olarak gelirse hiç şübhesiz ona cehennem var. O, orada ölmez de, dirilmez de». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şu muhakkak ki, kim Rabbine günahkâr (kâfir) olarak gelirse, artık şübhesiz ona Cehennem vardır. Orada ne ölür, ne de yaşar! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Her kim Rabbine suçlu olarak varırsa, şüphesiz ki ona Cehennem var; orada ne ölür (rahata kavuşur), ne de dirilir (fayda görür). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Şüphe yok ki, her kim Rabbisine münkir olarak gelirse elbette ki, onun için cehennem vardır. Orada ne ölür ve ne de dirilir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kim Rabbinin huzuruna mücrim olarak gelirse, onun için Cehennem vardır. O ne ölür, ne de yaşar orada. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Verily he who comes to his Lord as a sinner (at Judgment),- for him is Hell: therein shall he neither die nor live. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tâ-Hâ Sûresi 74. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Âyet-i kerîmede buyrulur: “…Kur’ân’ı tâne tâne oku.” (el-Müzzemmil, 4) KUR’AN’I YÜZÜNDEN DOĞRU BİR ŞEKİLDE OKUMAK Hadîs-i şerîfte de Kur’ân’ı güzel ...
Ahzâb Suresi 70. Ayetinin Arapçası: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَقُولُوا قَوْلًا سَد۪يدًاۙ Ahzâb Suresi 70. Ayetinin Meali ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّم ...
Kur’ân-ı Kerîm’in kâmilen tahsîli için şu üç merhaleye riâyet edilmelidir: KUR’AN’IN TAHSİLİ İÇİN 3 MERHALE Doğru Bir Şekilde Yüzünden Okuma; Ti ...
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...