# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ مَوْعِدُكُمْ يَوْمُ الزّ۪ينَةِ وَاَنْ يُحْشَرَ النَّاسُ ضُحًى | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle mev’idukum yevmu-zzîneti veen yuhşera-nnâsu duhâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Mûsâ: “Buluşma zamanımız, bayram günü ve insanların toplandığı kuşluk vaktinde olsun” dedi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Musa: Buluşma zamanınız, bayram günü, kuşluk vaktinde insanların toplanma zamanı olsun, dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Musa: "Buluşma zamanımız sizin bayram gününüzde, insanların toplandığı kuşluk vaktidir" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Mûsâ, “Buluşma vaktimiz, bayram günü, insanların toplandığı kuşluk vaktidir” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Musa: "Sizinle buluşma zamanı, süs (bayramı) günü ve insanların toplanacağı kuşluk vaktidir." dedi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Size mîad, dedi: ziynet günü ve nâsın toplanacağı kuşluk vakti |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Musa) da: «Sizinle karşılaşma zamanımız, dedi, zînet günü ve insanların toplanacağı kuşluk vaktidir». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Mûsâ:) “Size va'd edilen vakit (ve yer), bayram günü (toplanma yeri) ve insanların toplanacağı kuşluk zamanıdır” dedi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Mûsa, Firavun'a cevaben) dedi ki: “- Sizinle buluşma zamanı, süs (bayram) günü ve insanların toplanacağı kuşluk vaktidir.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hazreti Mûsa dedi ki: «Size vaadedilen vakit, ziynet günü ve nâsın toplanacağı kuşluk zamanıdır.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Musa dedi ki: “Buluşma zamanınız bayram günü, insanların toplandığı kuşluk vaktidir.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Moses said: "Your tryst is the Day of the Festival, and let the people be assembled when the sun is well up." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tâ-Hâ Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...