# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَقَدْ مَنَنَّا عَلٰى مُوسٰى وَهٰرُونَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Velekad menennâ ‘alâ mûsâ ve hârûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz, Mûsâ ve Hârûn’a da büyük bir lutufta bulunduk. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun biz Musa'ya da Harun'a da nimetler verdik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki Musa ve Harun'a da iyilikte bulunmuştuk. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, biz Mûsâ’ya ve Hârûn’a da lütufta bulunduk. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun ki biz Musa ile Harun'a da nimetler verdik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Celâlim hakkı için Musâ ile Harûnu da minnetdâr eyledik |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun biz Muusâya da, Hâruuna da nimetler verdik. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Celâlim hakkı için, Mûsâ ve Hârûn'a da ihsanda bulunduk! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gerçekten biz, Mûsa ile Harûn'u da (peygamberlikle) nimetlendirdik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Andolsun ki, Mûsa ve Harun üzerine de ihsanda bulunduk. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz Musa ile Harun'a da lütufta bulunduk. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Again (of old) We bestowed Our favour on Moses and Aaron, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 114. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...