# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاَبْصِرْ فَسَوْفَ يُبْصِرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve ebsir fesevfe yubsirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onların başına gelecekleri gözetle! Zâten kendileri de başlarına gelecekleri yakında görecekler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onların halini gör, onlar da göreceklerdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İnecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Bekle ve) gör. Onlar da yakında görecekler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (İnecek azabı) gözetle! Yakında onlar da göreceklerdir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Gör, yakında görecekler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Gözetle (onları). Onlar da göreceklerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve (başlarına gelecekleri) gör; nihâyet ileride (onlar da) görecekler! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gör onları, yakında (azabı) göreceklerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve gör. Onlar da yakında göreceklerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ve gözetleyedur. Onlar da yakında görecekler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And watch (how they fare) and they soon shall see (how thou farest)! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 179. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...