# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا كَذٰلِكَ نَجْزِي الْمُحْسِن۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ keżâlike neczî-lmuhsinîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz, iyilik eden ve işini güzel yapanları işte böyle mükâfatlandırırız. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Doğrusu biz, iyileri böylece mükâfatlandırırız. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu Biz, iyileri böylece mükafatlandırırız. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz biz iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Biz böyle mükâfat ederiz işte muhsinîne |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhesiz ki biz iyi hareket edenleri böyle mükâfatlandırırız. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Doğrusu biz iyilik edenleri böyle mükâfâtlandırırız. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gerçekten biz, güzel amel işliyenleri böyle mükâfatlandırırız. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki Biz, muhsin olanları böylece mükâfaatlandırırız. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İyi kulluk edenleri Biz böyle ödüllendiririz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Thus indeed do We reward those who do right. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 121. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...
Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا ...
“Sen elbette büyük ahlâk sahibisin.” (Kalem sûresi (68), 4) Allah Teâlâ en güzel şekilde yaratıp kendisine en güzel ahlâkı öğrettiği sevgili p ...