# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَكَذَّبُوهُ فَاِنَّهُمْ لَمُحْضَرُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Fekeżżebûhu fe-innehum lemuhdarûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Fakat kavmi onu yalanladı. Bu yüzden onların hepsi tutuklanarak cehenneme atılacaklardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 127, 128. Bunun üzerine İlyas'ı yalanladılar. Onun için Allah'ın ihlâslı kulları müstesna; onların hepsi (cehenneme) götürüleceklerdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 127,128. Bunun üzerine onu yalanlamışlardı. Allah'ın O'na içten bağlı kulları bir yana, bunların hepsi cehenneme götürüleceklerdi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onu yalanladılar. Bu sebeple onlar (cehenneme) götürüleceklerdir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Fakat onlar, onu yalanladılar. Bu yüzden onlar mutlaka (cehennemde) hazır bulundurulacaklardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | O vakıt onu tekzib ettiler, şübhesiz ki onlar da ıhzâr edildiler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Fakat bunlar onu tekzîb etdiler. Şübhesiz bunlar da elbette (cehenneme) ihzaaren getirilenlerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Fakat (kavmi) onu yalanladılar; artık şübhesiz ki onlar, elbette (o gün Cehennemde) hazır bulundurulacak olan kimselerdir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Fakat onlar İlyas'ı tekzib ettiler. Muhakkak onlar hazırlanıb (cehenneme) götürüleceklerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O vakit O'nu tekzîp ettiler. Artık onlar da elbette, (azaba) izhar edilmişlerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar İlyas'ı yalanladılar. Fakat hesap gününde huzurumuza getirileceklerdir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But they rejected him, and they will certainly be called up (for punishment),- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 127. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...