# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | مَا لَكُمْ لَا تَنَاصَرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Mâ lekum lâ tenâsarûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sonra kâfirlere seslenir: “Ne oldu size; azaptan kurtulmak için neden birbirinize yardım etmiyorsunuz?” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Size ne oldu ki birbirinize yardım etmiyorsunuz? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Şöyle sorulur: "Size ne oldu ki birbirinizle yardımlaşmıyorsunuz?" |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlara, “Ne diye yardımlaşmıyorsunuz?” denir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Onlara): "Ne oldu sizlere de yardımlaşmıyorsunuz?" (denilir.) |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ne oldu sizlere yardımlaşmıyorsunuz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Size ne oldu? Birbirinize yardım etmiyorsunuz ya»! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Size ne oldu ki yardımlaşmıyorsunuz? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Melekler o kâfirlere şöyle der): “- Ne oldu sizlere, (azabdan kurtulmak için) yardımlaşmıyorsunuz?” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (Ve onlara denilecektir ki) «Sizin için ne oldu ki birbirinize yardım edemiyorsunuz?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yardımlaşsanıza, size ne oldu? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "´What is the matter with you that ye help not each other?´" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...