# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كَذٰلِكَ نَجْزِي الْمُحْسِن۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Keżâlike neczî-lmuhsinîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz, iyilik eden ve işini güzel yapanları işte böyle mükâfatlandırırız. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 107, 108, 109, 110, 111. Biz, oğluna bedel ona büyük bir kurban verdik. Geriden gelecekler arasında ona (iyi bir nam) bıraktık: İbrahim'e selam! dedik. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Çünkü o, bizim mümin kullarımızdandır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İşte iyileri böylece mükafatlandırırız. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İyilik yapanları işte böyle mükâfatlandırırız. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Böyle mükâfat ederiz işte muhsinlere |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz iyi hareket edenleri işte böyle mükâfatlandırırız. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İyilik edenleri böyle mükâfâtlandırırız. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Güzel amel işliyenleri, işte böyle mükafatlandırırız. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte muhsin olanları böylece mükâfaatlandırırız. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İyi kulluk edenleri Biz böyle ödüllendiririz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Thus indeed do We reward those who do right. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 110. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...