# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ تَاللّٰهِ اِنْ كِدْتَ لَتُرْد۪ينِۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle ta(A)llâhi in kidte leturdîn(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ona şöyle seslenir: “Allah’a yemin olsun ki, neredeyse beni de içine düştüğün o helâke sürükleyecektin.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 56, 57. «Yemin ederim ki, sen az daha beni de helâk edecektin. Rabbimin nimeti olmasaydı, şimdi ben de (cehenneme) getirilenlerden olurdum» dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Ona der ki: "Allah'a and olsun ki, az kalsın beni de mahvedecektin." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ona şöyle der: “Allah’a andolsun, neredeyse beni de helâk edecektin.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ona şöyle der: "Allah'a yemin ederim ki, doğrusu sen az daha beni helak edecektin." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Tallahi, der: doğrusu sen az daha beni helâk edecektin |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Ve ona) dedi ki: «Allaha yemîn ederim, sen az kaldı beni de muhakkak helak edecekdin». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Dedi ki: “Allah'a yemîn olsun ki, (sen) nerede ise gerçekten beni (de) helâk edecektin!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ona şöyle) der: “-Vallahi, doğrusu sen, az daha beni helâk edecektin. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Der ki: «Vallahi sen az kaldı elbette beni helâk edecek idin.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Der ki: “Allah'a yemin olsun, neredeyse beni de helâk edecektin. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | He said: "By Allah. thou wast little short of bringing me to perdition! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 56. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hac suresinin 63. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 63. Ayet Arapça: ِ اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ اَنْزَلَ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءًۘ فَتُصْبِحُ الْا ...
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...