# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَيَقُولُونَ اَئِنَّا لَتَارِكُٓوا اٰلِهَتِنَا لِشَاعِرٍ مَجْنُونٍۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve yekûlûne e-innâ letârikû âlihetinâ lişâ’irin mecnûn(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Delirmiş bir şâirin sözüne güvenerek hiç ilâhlarımızı terk eder miyiz? Olacak iş mi bu?” diyorlardı. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Mecnun bir şair için biz tanrılarımızı bırakacak mıyız?» derlerdi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Deli bir şair yüzünden tanrılarımızı mı bırakalım?" derlerdi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Biz, deli bir şair için ilâhlarımızı mı terk edeceğiz?” diyorlardı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve: "Biz, hiçbir mecnun (deli) şair için ilâhlarımızı bırakır mıyız?" diyorlardı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve «hiç biz mecnun şâır için ilâhlarımızı bırakır mıyız?» diyorlardı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Biz mecnun bir şâir için ma'budlarımızdan vaz mı geçecekmişiz?» derler (di). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve: “Doğrusu biz, deli bir şâir için ilâhlarımızı gerçekten terk edecek kimseler miyiz?” diyorlardı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ve: “- Hiç bir mecnûn şair için, biz putlarımızı bırakır mıyız?” diyorlardı. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve derler ki: «Mecnun bir şair için kendi ilâhlarımızı biz mi terkedeceğiz?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Delirmiş bir şairin hatırı için tanrılarımızı mı terk edelim?” diyorlardı. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And say: "What! shall we give up our gods for the sake of a Poet possessed?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 36. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّم ...
Kur’ân-ı Kerîm’in kâmilen tahsîli için şu üç merhaleye riâyet edilmelidir: KUR’AN’IN TAHSİLİ İÇİN 3 MERHALE Doğru Bir Şekilde Yüzünden Okuma; Ti ...
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...
Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...