# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَتَرَكْنَا عَلَيْهِمَا فِي الْاٰخِر۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve teraknâ ‘aleyhimâ fî-l-âḣirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sonraki nesiller arasında onlar için güzel bir nâm bıraktık. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 119, 120. Sonra gelenler içinde, Musa ve Harun'a selam olsun, diye (iyi bir nam) bıraktık. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 119,120. Sonra gelenler içinde "Musa ve Harun'a selam olsun" diye iyi birer ün bıraktık. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sonradan gelenler arasında onlara güzel birer ad bıraktık. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sonrakiler içinde onlara iyi bir nam bıraktık: |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sonrakiler içinde de namlarına şunu bıraktık |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sonra gelen (peygamberler ve ümmet) ler arasında da onlara (iyi bir nâm) bırakdık. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Sonraki (ümmet)ler içinde o ikisine de (iyi bir nâm) bıraktık. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sonradan gelenler içinde onlara güzel bir yâd bıraktık. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve sonrakiler arasında da onlar için güzel bir sena bıraktık. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ve arkadan gelenlerde onlara iyi bir nam bıraktık. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And We left (this blessing) for them among generations (to come) in later times: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 119. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: لِلّٰهِ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَمَا ف۪يهِنَّۜ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ Göklerin, yerin ve bunlardaki ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَوْمَ يَجْمَعُ اللّٰهُ الرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَٓا اُجِبْتُمْۜ قَالُوا لَا عِلْمَ لَنَاۜ اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُو ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْۚ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْۜ اِلَى اللّٰهِ مَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ لَا يَسْتَوِي الْخَب۪يثُ وَالطَّيِّبُ وَلَوْ اَعْجَبَكَ كَثْرَةُ الْخَب۪يثِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ يَٓا اُو۬لِي الْاَلْب ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْ ...
Nisâ sûresi Medine’de nâzil olmuştur, 176 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen ve “kadınlar” mânasına gelen اَلنِّسَاءُ (Nisâ) kelimesinden alır. A ...