# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِلَّا مَوْتَتَنَا الْاُو۫لٰى وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّب۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | İllâ mevtetenâ-l-ûlâ vemâ nahnu bimu’ażżebîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Dünyadan ayrılırken tattığımız o ilk ölümümüzden başka? Azaba da uğratılmayacağız, değil mi?” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 58, 59, 60, 61. Birinci ölümümüz hariç, bir daha biz ölmeyecek ve bir daha azap görmeyecek değil miyiz? Şüphesiz bu, büyük kurtuluştur. Çalışanlar, böylesi bir kurtuluş için çalışsın. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 58,59. "Birinci ölümden sonra bir daha ölmeyeceğiz değil mi? Azap da görmeyeceğiz ha?" |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 58,59. “Nasıl, ilk ölümümüzden başka ölmeyecek miymişiz? Bize azap edilmeyecek miymiş?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 58,59. "Nasılmış bak. Biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek miymişiz? Biz azaba uğratılmayacak mıymışız? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | ilk ölümümüzden başka. Ve biz muazzeb değiliz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 58,59. «(Bak), biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek, biz azaba da uğratılmayacak değil miymişiz?» |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 58,59. “Peki (nasılmış), biz (dünyada) ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek(Cennette ebedî olarak kalacak) ve biz (îmânımızdan dolayı) azab görmeyecek kimseler değil miymişiz?” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ve biz azaba uğratılacak da değiliz.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «İlk ölümümüz müstesna ve biz azap görücüler de olmayacağız değil mi?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “İlk ölümümüzden sonra bize ölüm yok. Azaba da uğratılmayacağız.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Except our first death, and that we shall not be punished?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...
Cuma sûresi Medine’de inmiştir. 11 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen اَلْجُمْعَةُ (Cuma) kelimesinden almıştır. اَلْمُسَبِّحَاتُ (Müsebbihât) sûrelerin ...
Hac suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 7. Ayet Arapça: وَاَنَّ السَّاعَةَ اٰتِيَةٌ لَا رَيْبَ ف۪يهَاۙ وَاَنَّ اللّٰهَ يَبْعَثُ مَنْ ف ...
Hac suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 1. Ayet Arapça: يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْۚ اِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ ...