# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِذْ قَالَ لِاَب۪يهِ وَقَوْمِه۪ مَاذَا تَعْبُدُونَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | İż kâle li-ebîhi ve kavmihi mâżâ ta’budûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hani o, babasına ve halkına şöyle sormuştu: “Nedir bu taptığınız şeyler?” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Hani o, babasına ve kavmine: Siz kime kulluk ediyorsunuz? demişti. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İbrahim babasına ve milletine şöyle demişti: "Nelere kulluk ediyorsunuz?" |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Hani babasına ve kavmine şöyle demişti: “Siz neye tapıyorsunuz?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O babasına ve kavmine şöyle demişti: "Siz nelere tapıyorsunuz?" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Çünkü babasına ve kavmine şöyle dedi: siz nelere tapıyorsunuz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O zaman babasına ve kavmine demişdi ki: «Siz nelere tapıyorsunuz»? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 85,86,87. Hani, babasına ve kavmine şöyle demişti: “(Siz) nelere tapıyorsunuz?” “İftirâ etmek için mi Allah'dan başka ilâhlar istiyorsunuz?” “Peki âlemlerin Rabbi hakkındaki zannınız nedir?” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O vakit babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Siz nelere tapıyorsunuz? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O vakit babasına ve kavmine dedi: «Siz nelere ibadet edersiniz?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Hani o babasına ve kavmine sormuştu: “Nedir bu taptıklarınız? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Behold! he said to his father and to his people, "What is that which ye worship? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 85. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...