# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَبِالَّيْلِۜ اَفَلَا تَعْقِلُونَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Vebilleyl(i)(k) efelâ ta’kilûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Geceleri de. Hâlâ aklınızı kullanıp bunlardan ibret almayacak mısınız? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 137, 138. (Ey insanlar!) Elbette siz de sabah ve akşam onlara uğruyorsunuz. Hâla akıllanmayacak mısınız? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 137,138. Sabah akşam, onların yerleri üzerinden geçersiniz. Akletmez misiniz? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 137,138. Şüphesiz sizler (yolculuklarınız sırasında) sabah akşam onların (harap olmuş) yurtlarına uğrayıp duruyorsunuz. Hâlâ düşünmeyecek misiniz? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 137,138. Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrar ve üzerlerinden geçersiniz. Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve geceleyin, ya akıl edip de düşünmez misiniz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 137,138. Elbet siz de sabah ve akşam onlar (ın yurdların) a uğruyorsunuz. Haalâ akıllanmayacak mısınız?. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 137,138. (Ey Mekkeliler!) Elbette siz de sabaha ulaşan kimseler iken ve geceleyin doğrusu onlar(ın harâb olmuş yerlerin)e uğruyorsunuz. Hiç akıl erdirmez misiniz? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | 137,138. Elbette siz, sabah ve akşam onlara (harabeye dönmüş yurdlarına ticaret maksadıyla gelib geçerken) uğrarsınız. Artık düşünüb ibret almaz mısınız? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve geceleyin de. Siz âkilâne düşünmeyecek misiniz? |
11. | Ümit Şimşek Meali | 137,138. Sabah akşam onların yurtlarından geçiyorsunuz. Hâlâ akıl etmeyecek misiniz? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And by night: will ye not understand? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 138. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...