# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَالَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِه۪ لَا يَسْتَط۪يعُونَ نَصْرَكُمْ وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Velleżîne ted’ûne min dûnihi lâ yestatî’ûne nasrakum velâ enfusehum yensurûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Sizin Allah’ı bırakıp taptıklarınızın, ne size yardıma güçleri yeter, ne de bizzat kendilerine bir yardımı dokunur.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Allah'ın dışında taptıklarınızın ne size yardıma güçleri yeter ne de kendilerine yardım edebilirler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "O'nu bırakıp da taptıklarınız, kendilerine yardım edemezler ki size yardım etsinler." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah’tan başka taptıklarınızın ise size yardım etmeğe güçleri yetmez. Onlar kendilerine de yardım edemezler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Sizin Allah'tan başka taptıklarınız ise ne size yardım edebilirler, ne de kendi kendilerine yardımları dokunur." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sizin ondan maada taptıklarınız ise ne size yardım edebilirler, ne de kendilerine yardımları dokunur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sizi Onu (Allâhı) bırakıb tapdıklarınızın ise sizin imdadınıza yetişmiye güçleri yetmediği gibi (hattâ) kendilerine de mededleri dokunmaz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O'ndan başka tapmakta olduklarınız ise, ne size yardımda bulunabilirler, ne de kendilerine yardım edebilirler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sizin, Allah'dan başka taptıklarınız ise, ne size yardım edebilirler, ne de kendi nefislerine yardımları dokunur. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve O'ndan başka taptıklarınız, size yardım etmeye muktedir olamazlar ve ne de kendi nefislerine yardım edebilirler. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sizin Allah'tan başka yalvardıklarınızın ise ne size yardıma güçleri yeter, ne kendilerine bir yardımı dokunur. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "But those ye call upon besides Him, are unable to help you, and indeed to help themselves." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. A'râf Sûresi 197. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...