# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَقَدْ اَرْسَلْنَا نُوحًا اِلٰى قَوْمِه۪ فَقَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ مَا لَكُمْ مِنْ اِلٰهٍ غَيْرُهُۜ اِنّ۪ٓي اَخَافُ عَلَيْكُمْ عَذَابَ يَوْمٍ عَظ۪يمٍ | |
Türkçe Okunuşu * | Lekad erselnâ nûhan ilâ kavmihi fekâle yâ kavmi-’budû(A)llâhe mâ lekum min ilâhin ġayruhu innî eḣâfu ‘aleykum ‘ażâbe yevmin ‘azîm(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz Nûh’u kavmine peygamber gönderdik. Onlara şöyle dedi: “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin; çünkü sizin O’ndan başka ilâhınız yoktur. Doğrusu ben, başınıza gelecek büyük bir günün azâbından korkuyorum.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun ki Nuh'u elçi olarak kavmine gönderdik. Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan başka tanrınız yoktur. Doğrusu ben, üstünüze gelecek büyük bir günün azabından korkuyorum. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki Nuh'u milletine gönderdik. "Ey milletim! Allah'a kulluk edin, O'ndan başka tanrınız yoktur; doğrusu sizin için büyük günün azabından korkuyorum" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, Nûh’u kendi kavmine peygamber olarak gönderdik de, “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin için O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Şüphesiz ben sizin adınıza büyük bir günün azabından korkuyorum” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun ki Nûh'u elçi olarak kavmine gönderdik de dedi ki: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin sizin O'ndan başka bir ilâhınız yoktur. Doğrusu ben, üstünüze gelecek büyük bir günün azabından korkuyorum." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Celâlım hakkiçün Nuhu kavmine Resul gönderdik, vardı da ey kavmim! Dedi: Allaha kulluk edin, ondan başka bir ilâhiniz daha yoktur, cidden ben üzerinize büyük bir günün azâbı inmesinden korkuyorum |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun, Nuhu kavmine peygamber gönderdik de: «Ey kavmim, dedi, Allaha kulluk edin. Sizin Ondan başka hiç bir Tanrınız yokdur. Ben büyük bir günün üstünüze (gelecek) azabından cidden korkuyorum». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şânım hakkı için, Nûh'u kavmine (peygamber olarak) gönderdik; bunun üzerine(onlara) dedi ki: “Ey kavmim! Allah'a ibâdet edin; sizin için O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur! Şübhesiz ki ben, sizin üzerinize büyük bir günün azâbından korkuyorum!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Andolsun, biz Nûh'u Peygamber (olarak kavmine) gönderdik de o, şöyle dedi: “- Ey kavmim! Allah'a ibadet ve itaat edin. Sizin için ondan başka bir ilâh yoktur. Ben, üzerinize gelecek çok büyük bir günün azâbından hakikaten korkuyorum.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Andolsun ki, Nûh'u kavmine peygamber olarak gönderdik. Dedi ki: «Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin için O'ndan başka bir ilâh yoktur. Muhakkak ki, ben sizin üzerinize büyük bir günün azabından korkuyorum.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | And olsun, Biz Nuh'u da kavmine peygamber göndermiştik. O da “Ey kavmim,” dedi. “Yalnız Allah'a kulluk edin; çünkü sizin ondan başka tanrınız yoktur. Aksi takdirde başınıza gelecek büyük bir günün azabından korkarım.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | We sent Noah to his people. He said: "O my people! worship Allah. ye have no other god but Him. I fear for you the punishment of a dreadful day! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. A'râf Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...