# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَمَٓا اَغْنٰى عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Femâ aġnâ ‘anhum mâ kânû yeksibûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onca varlıkları ve evleri kendilerine hiçbir fayda vermedi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Kazanmakta oldukları şeyler onlardan hiçbir zararı savmadı. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yaptıkları kendilerine bir fayda sağlamadı. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Kazanmakta oldukları şeyler kendilerine bir fayda vermedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kazanmakta oldukları şeyler, onlardan hiçbir zararı savmadı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | De o kesb ede geldikleri şeylerin kendilerine hiç faidesi olmadı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Binâen'aleyh kazanageldikleri (irtikâb etdikleri) o şeyler kendilerinden (hiç bir azabı) defi edemedi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Artık kazanmakta oldukları şeylerin, onlara hiçbir faydası olmadı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Böylece elde ettikleri muhkem evlerin, mal ve evlâdların kendilerine hiç faydası olmadı. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık o kazanageldikleri şeyleri kendilerini kurtaramadı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kazandıkları şeylerin onlara hiçbir yararı olmadı. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And of no avail to them was all that they did (with such art and care)! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 84. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “…Kur’ân’ı tâne tâne oku.” (el-Müzzemmil, 4) KUR’AN’I YÜZÜNDEN DOĞRU BİR ŞEKİLDE OKUMAK Hadîs-i şerîfte de Kur’ân’ı güzel ...