# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَٓا اَهْلَكْنَا مِنْ قَرْيَةٍ اِلَّا وَلَهَا كِتَابٌ مَعْلُومٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemâ ehleknâ min karyetin illâ velehâ kitâbun ma’lûm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz hiçbir memleket halkını, önceden tarafımızca belirlenmiş bir yazgıları olmadan helâk etmedik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Helâk ettiğimiz hiçbir ülke yoktur ki hakkında (bizce) bilinen bir yazgı olmasın. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yok ettiğimiz herhangi bir kasabanın elbette belli bir yazısı vardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Helâk ettiğimiz her memleketin mutlaka bilinen bir yazısı (belli vakti) vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz hiçbir memleketi (Allah katında) bilinen bir zamanı olmaksızın helak etmedik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Biz hiç bir memleketi her halde ma'lûm bir yazısı olmaksızın helâk etmedik |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz hiçbir memleketi, onun (levh-i mahfuzda) ma'lûm (ve mukadder) bir yazısı olmaksızın, helak etmedik. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki (biz) hiçbir şehri, kendisi için belli bir kitab (kader) olmadan helâk etmedik. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Biz, hiç bir memleketi, (Allah katında) bilinen bir zamanı olmaksızın helâk etmedik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve hiçbir ülkeyi helâk etmedik ki, illâ onun için malum bir kitap vardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz hiçbir beldeyi, katımızda bilinen ecelleri dolmadan helâk etmedik. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Never did We destroy a population that had not a term decreed and assigned beforehand. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Allah, inkâr edenlere Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek verir. Her ikisi de, kullarımızdan iki sâlih kişinin nikâhları altında idiler, fakat o ...
Furkân sûresi 15-16. âyetlerinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 15-16. Ayetlerinin Arapçası: قُلْ اَذٰلِكَ خَيْرٌ اَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ ا ...
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...