# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِنَّ جَهَنَّمَ لَمَوْعِدُهُمْ اَجْمَع۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-inne cehenneme lemev’iduhum ecma’în(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Hiç şüphesiz cehennem de, o azgınların hepsi için kararlaştırılmış ve onlara va‘dedilmiş bir yerdir.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Muhakkak cehennem, onların hepsine vâdolunan yerdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Ve Cehennem onların hepsinin toplanacağı yerdir." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Şüphesiz ki onların hepsine vaad edilen yer cehennemdir." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Elbet bunların da hepsinin mevıdleri şüphesiz Cehennem |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Şeksiz şübhesiz onların topuna va'd olunan yer cehennemdir». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Artık muhakkak ki Cehennem, onların hepsine gerçekten va'd olunan yerdir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şüphesiz ki cehennem de, o azgınların hepsinin vaad olunan yeridir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve muhakkak ki, onların hepsine elbette vaadolunmuş olan yer, cehennemdir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cehennem ise o azgınların hepsine vaad olunan yerdir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And verily, Hell is the promised abode for them all! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 43. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’ân-ı Kerîm’i, her devirde milyonlarca hâfız ezberlemiştir. Müsteşriklerin dahî îtirâf ettikleri gibi[1] bu durum, yeryüzünde hiçbir kitaba nasîb o ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...