# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِلَّا عِبَادَكَ مِنْهُمُ الْمُخْلَص۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | İllâ ‘ibâdeke minhumu-lmuḣlasîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Ancak içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların müstesnâ! Onları azdırmaya gücüm yetmez.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ancak onlardan ihlâslı kulların müstesna. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 39,40. "Rabbim! Beni saptırdığın için, and olsun ki yeryüzünde fenalıkları onlara güzel göstereceğim; halis kıldığın kulların bir yana, onların hepsini saptıracağım" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 39,40. İblis, “Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Ancak içlerinden ihlaslı kulların müstesnâdır." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ancak içlerinden ıhlâs verilen kulların müstesnâ |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ancak onlardan ihlâsa erdirilmiş kulların müstesna». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Ancak onlardan ihlâsa erdirilmiş olan kulların müstesnâ.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ancak içlerinden ihlâsa sahip müminler müstesna...” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Onlardan muhlisler olan kulların müstesna.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Ancak ihlâsa erdirdiğin kulların müstesna.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Except Thy servants among them, sincere and purified (by Thy Grace)." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 40. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İçki sözlükte, “İçinde alkol bulunan içecek; dem” anlamındadır. Alkol ilk devirlerden itibaren biliniyor. İÇKİ HAKKINDA AYETLER Rasûlüm! Sana içki v ...
Kanaat ve tok gözlülük ile ilgili ayetler... “Yeryüzündeki her canlının rızkını Allah üstlenmiştir.” (Hûd sûresi (11), 6) Âyet-i kerîme evrend ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الرَّسُولُ بَلِّغْ مَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَۜ وَاِنْ لَمْ تَفْعَلْ فَمَا بَلَّغْتَ رِسَالَتَهُۜ وَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَاِذَا نَادَيْتُمْ اِلَى الصَّلٰوةِ اتَّخَذُوهَا هُزُوًا وَلَعِبًاۜ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَعْقِلُونَ Siz namaz ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا وَلِيُّكُمُ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا الَّذ۪ينَ يُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكٰوةَ وَهُم ...
İffet, insanın bedenî ve maddî hazlara aşırı düşkünlükten korunmasını ifade eder. İffet sözlükte “haramdan uzak durmak, helâl ve güzel olmayan söz ve ...