# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ nahnu nezzelnâ-żżikra ve-innâ lehu lehâfizûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Şüphesiz ki bu Kur’an’ı biz indirdik; onu muhafaza edecek olan da elbette biziz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Kur'an'ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu Kitap'ı Biz indirdik, onun koruyucusu elbette Biziz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz o Zikr’i (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şüphe yok o zikri biz indirdik biz, her halde biz onu muhafaza da edeceğiz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Kur'ânı biz indirdik, biz. Onun koruyucuları da, şübhesiz ki, biziz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Muhakkak ki o Zikr'i (Kur'ân'ı) biz indirdik ve muhakkak onu koruyucu olanlar da elbette biziz! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik ve muhakkak ki onu, tahrif ile tebdîlden (değişikliğe uğramaktan) biz koruyacağız. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki, o Kur'an'ı Biz indirdik Biz. Ve muhakkak ki, onun için muhafız olanlar da Bizleriz. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kur'ân'ı indiren Biziz; onu Biz koruyacağız. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | We have, without doubt, sent down the Message; and We will assuredly guard it (from corruption). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 9. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...