# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَجَٓاءَ اَهْلُ الْمَد۪ينَةِ يَسْتَبْشِرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vecâe ehlu-lmedîneti yestebşirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bu arada şehir halkı kötü niyetle sevine sevine Lût’un evine dayandılar. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şehir halkı, birbirlerini kutlayarak, (meleklerin yanına) geldiler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Şehir halkı, sevinerek geldiler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şehir halkı sevinerek geldiler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şehir halkı, insan şeklindeki güzel yüzlü melekleri görünce, onlara iğrenç işlerini yapabileceklerini düşünüp sevinerek geldiler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şehir ahalisi de haber alıb keyf içinde gelmişlerdi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şehir halkı sevine sevine (müsâfirlerin yanına) geldi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şehir halkı ise (misâfirlerin yanına çirkin bir niyetle) sevinerek geldi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Sedum) şehri halkı, (güzelliklerini haber aldıkları elçilerin ırzına tecavüz hırsı ile) sevinerek yanlarına geldi. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve şehir ahalisi birbirini müjdeliyerek geldiler |
11. | Ümit Şimşek Meali | Derken şehir halkı sevinç içinde geldi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | The inhabitants of the city came in (mad) joy (at news of the young men). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 67. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا عِنْدَنَا خَزَٓائِنُهُۘ وَمَا نُنَزِّلُهُٓ اِلَّا بِقَدَرٍ مَعْلُومٍ Her şeyin hazineleri sade ...
Kur’ân-ı Kerîm’i, her devirde milyonlarca hâfız ezberlemiştir. Müsteşriklerin dahî îtirâf ettikleri gibi[1] bu durum, yeryüzünde hiçbir kitaba nasîb o ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...