# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاَخَذَتْهُمُ الصَّيْحَةُ مُشْرِق۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Feeḣażet-humu-ssayhatu muşrikîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Nihâyet güneş doğarken o korkunç çığlık kendilerini kıskıvrak yakalayıverdi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Güneş doğarken onları o korkunç ses yakaladı. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Tanyeri ağarırken, çığlık onları yakalayıverdi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Derken güneşin doğuşu sırasında, o korkunç uğultulu ses onları yakalayıverdi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Güneş doğarken o korkunç çığlık onları yakaladı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Derken işrak vaktine girdikleri sırada bunları o sayha tutuverdi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Derken onları, işrak vakfına girdikleri sırada, o (korkunç) ses yakalayıverdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Nihâyet gündoğumuna ulaşan kimseler iken o (korkunç) ses onları yakaladı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Nihayet onları, güneşin doğma vaktinde korkunç gürültü yakalayıverdi. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık onları işrak vaktine girdikleri sırada, o sayha tutuverdi. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Gün doğarken o korkunç ses onları yakaladı. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But the (mighty) Blast overtook them before morning, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hicr Sûresi 73. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...