# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ بَلْ رَبُّكُمْ رَبُّ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ الَّذ۪ي فَطَرَهُنَّۘ وَاَنَا۬ عَلٰى ذٰلِكُمْ مِنَ الشَّاهِد۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle bel rabbukum rabbu-ssemâvâti vel-ardi-lleżî fetarahunne ve enâ ‘alâ żâlikum mine-şşâhidîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İbrâhim şöyle dedi: “Hayır, hayır! Sizin Rabbiniz, göklerin ve yerin Rabbidir; onları yoktan O yaratmıştır. Ben de bu gerçeğe şâhitlik edenlerdenim.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Hayır, dedi, sizin Rabbiniz, yarattığı göklerin ve yerin de Rabbidir ve ben buna şahitlik edenlerdenim. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | O şöyle dedi: "Hayır; Rabbiniz, göklerin ve yerin Rabbidir ki onları O yaratmıştır. Ben de buna şahidlik edenlerdenim." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İbrahim, dedi ki: “Hayır! Rabbiniz, göklerin ve yerin Rabbidir. O, bunları yaratandır ve ben de buna şahitlik edenlerdenim.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O şöyle dedi: "Hayır Rabbiniz göklerin ve yerin Rabbidir ki onları O yaratmıştır. Ben de buna şahidlik edenlerdenim." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Doğrusu, dedi: rabbınız o Göklerin ve Yerin rabbıdır ki onları yaratmıştır ve ben buna şehadet edenlerdenim |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O da: «Hayır, dedi, sizin Rabbiniz hem göklerin, hem yerin Rabbidir ki bunları O yaratmışdır ve ben de buna yakıyn haasıl edenlerdenim». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (İbrâhîm şöyle) dedi: “Hayır! Rabbiniz göklerin ve yerin Rabbidir ki, onları yoktan var etmiştir; ben de buna şâhidlik edenlerdenim.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (İbrâhîm şöyle) dedi: “- Doğrusu sizin Rabbiniz, hem göklerin, hem de yerin Rabbidir ki, bütün bunları O yaratmıştır ve ben de size bu dediğime şahidlik edenlerdenim. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dedi ki: «Hayır. Rabbiniz göklerin ve yerin rabbidir ki, onları yaratmıştır ve ben O'na şehâdet edenlerdenim.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | İbrahim dedi ki: “Sizin Rabbiniz, göklerin ve yerin Rabbidir ki onların hepsini yoktan yaratmıştır. Ben de buna şahitlik edenlerdenim. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | He said, "Nay, your Lord is the Lord of the heavens and the earth, He Who created them (from nothing): and I am a witness to this (Truth). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Enbiyâ Sûresi 56. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...