# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَقَدْ كَتَبْنَا فِي الزَّبُورِ مِنْ بَعْدِ الذِّكْرِ اَنَّ الْاَرْضَ يَرِثُهَا عِبَادِيَ الصَّالِحُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Velekad ketebnâ fî-zzebûri min ba’di-żżikri enne-l-arda yeriśuhâ ‘ibâdiye-ssâlihûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yemin olsun ki biz Zikir’den sonra Zebûr’da da: “Yeryüzüne ancak sâlih kullarım vâris olacaktır” diye yazdık. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun Zikir'den sonra Zebur'da da: «Yeryüzüne iyi kullarım vâris olacaktır» diye yazmıştık. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki, Tevrat'tan sonra Zebur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, Zikir’den (Tevrat’tan) sonra Zebûr’da da, “Yere muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır” diye yazmıştık. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | And olsun ki, Tevrat'tan sonra Zebûr'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Şanım hakkı için zikirden sonra Zeburda da yazmıştık: ki her halde Arz, ona benim salih kullarım vâris olacaktır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun, Tevrâtdan sonra Zebur da da yazmışızdır ki arza (ancak) saalih kullarım mîrascı olur. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | And olsun ki Zikir'den (Tevrât'tan) sonra Zebûr'da da: “Gerçekten yeryüzüne sâlih kullarım vâris olacaktır” diye yazmıştık. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Celâlim hakkı için, biz Tevrat'dan sonra (Davud'a verilen) Zebûr'da yazdık ki: “- Muhakkak cennet arzına, salih kullarım varis olacaktır.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Andolsun ki, Zebur'da Zikir'den sonra yazmıştık ki, muhakkak yere Benim sâlih kullarım vâris olacaklardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | And olsun, Biz Tevrat'tan sonra Zebur'da da “Yeryüzüne, onu ıslah ve imar eden kullarım vâris olacak” diye yazdık. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Before this We wrote in the Psalms, after the Message (given to Moses): My servants the righteous, shall inherit the earth." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Enbiyâ Sûresi 105. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...
Nûr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 23. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلَاتِ الْمُ ...
Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...