# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَقَدْ جَٓاءَكُمْ مُوسٰى بِالْبَيِّنَاتِ ثُمَّ اتَّخَذْتُمُ الْعِجْلَ مِنْ بَعْدِه۪ وَاَنْتُمْ ظَالِمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Velekad câekum mûsâ bilbeyyinâti śumme-tteḣażtumu-l’icle min ba’dihi veentum zâlimûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Andolsun Mûsâ size apaçık mûcizeler getirmişti; fakat o kısa bir süreliğine yanınızdan ayrılır ayrılmaz, tutup buzağıya tapmıştınız. İşte siz o zâlimlersiniz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun Musa size apaçık mucizeler getirmişti. Sonra onun ardından, zalimler olarak buzağıyı (tanrı) edindiniz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki, Musa size mucizeler getirdi, sonra ardından kendinize yazık ederek buzağıyı tanrı olarak benimsediniz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, Mûsâ size açık mucizeler getirmişti de, arkasından sizler nefislerinize zulüm ederek buzağıyı ilâh edinmiştiniz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Celâlim hakkı için Musa size belgelerle gelmişti de onun arkasından tuttunuz o buzağıya taptınız. Siz işte o zâlimlersiniz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Celâlim hakkı için Musa size beyyinelerle gelmişti de arkasından tuttunuz danaya taptınız siz o zalimlersiniz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun, Musa size en açık delilleri getirdi. Sonra siz onun ardından (gıyaabında) o buzağıye tütündünüz (onu tanrı edindiniz). Siz (öyle) zaalimlersiniz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | And olsun ki, Mûsâ size apaçık mu'cizelerle gelmişti; sonra onun (Tûr dağına gitmesinin) ardından, siz zâlim kimseler olarak buzağıyı (ilâh) edindiniz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Celâlim hakkı için, Mûsâ Aleyhisselâm size doğru haber ve mûcizelerle gelmişken, o, Tûr'a gittikten sonra, siz buzağıyı ilâh edindiniz ve böylece zâlimlerden oldunuz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve şüphe yok ki Mûsa sizlere beyyineler ile geldi. Sonra siz O'nun arkasından buzağıyı tanrı ittihaz ettiniz. Siz zalim kimselersiniz.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Musa size apaçık deliller getirmişti de, siz bunun ardından zulmederek buzağıyı tanrı edinmiştiniz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | There came to you Moses with clear (Signs); yet ye worshipped the calf (Even) after that, and ye did behave wrongfully. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 92. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
“Siz bu iftira etme işinin önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki o, Allah katında çok büyük bir suçtur.” (Nûr sûresi (24), 15) İslâm tarihini ...
Peygamberimizin (s.a.v.) ismi Kur’an-ı Kerim’de beş defa geçmektedir. Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’an’da dört defa “Muhammed”, bir defa da “Ahmed” olara ...
Sözlükte “korku namazı” anlamına gelen salâtü'l-havf tabiri fıkıhta düşman, eşkıya, hayvan saldırısı yahut yangın, sel tehlikesi gibi tehditler karşıs ...
Ayet-i kerimede buyrulur: ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ Sonra gizli açık her ...
Hatim, “Kur’ân-ı Kerîm’i başından sonuna kadar ezberden veya yüzünden okuma” demektir. Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: لٰكِنِ الرَّسُولُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مَعَهُ جَاهَدُوا بِاَمْوَالِهِمْ وَاَنْفُسِهِمْۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْخَيْرَاتُۘ ...