# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Żâlike-lkitâbu lâ raybe(*) fîhi(*) huden lilmuttekîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Kendisinde hiçbir şüphe bulunmayan şu yüce kitap, müttakîler için bir yol göstericidir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu, doğruluğu şüphe götürmeyen ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yol gösteren Kitap'dır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte o kitap, bunda şüphe yok, müttakiler (kötülükten korunacaklar) için hidayettir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | işte -o kitap, bunda şüphe yok, ayni hidayet, korunacaklar için |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bu, o kitab'dır ki kendisinde (Allah katından gönderilmiş olduğunda) hiç şübhe yokdur. (O) takvaa sahibleri için doğru yolun ta kendisidir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İşte bu, o Kitab'dır ki, onda şübhe yoktur. Takvâ sâhibleri için bir hidâyettir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bu, O kitaptır ki, kendisinden hiç şüphe yoktur ve daha önceki kitaplarda, Allah'ın inzâl edeceğini vaad buyurduğu kâmil kitaptır. Âhirette zarar verecek şeylerden korunanlar (takva sahipleri) için delildir, yol göstericidir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte bu kitap ki, bunda bir şekk yoktur. Muttakîler için bir hidâyettir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Şu kitap ki, onda hiç kuşku yoktur. Takvâ sahipleri için o bir yol göstericidir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | This is the Book; in it is guidance sure, without doubt, to those who fear Allah. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 2. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...