# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَسْـَٔلُونَكَ مَاذَا يُنْفِقُونَۜ قُلْ مَٓا اَنْفَقْتُمْ مِنْ خَيْرٍ فَلِلْوَالِدَيْنِ وَالْاَقْرَب۪ينَ وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۜ وَمَا تَفْعَلُوا مِنْ خَيْرٍ فَاِنَّ اللّٰهَ بِه۪ عَل۪يمٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Yes-elûneke mâżâ yunfikûn(e)(s) kul mâ enfektum min ḣayrin felilvâlideyni vel-akrabîne velyetâmâ velmesâkîni vebni-ssebîl(i)(k) vemâ tef’alû min ḣayrin fe-inna(A)llâhe bihi ‘alîm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rasûlüm! Sana, Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: “Sevap kazanmak için harcayacağınız şeyleri öncelikle ananıza, babanıza, akrabanıza, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara verin.” İyilik olarak her ne yaparsanız, Allah onu mutlaka bilir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakirler ve yolcular için olmalıdır. Şüphesiz Allah yapacağınız her hayrı bilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sana, ne sarfedeceklerini sorarlar, de ki: "Sarfedeceğiniz mal, ana baba, yakınlar, yetimler, düşkünler, yolcular içindir. Yaptığınız her iyiliği Allah şüphesiz bilir". |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: “Hayır olarak ne harcarsanız o, ana-baba, akraba, yetimler, fakirler ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak ne yaparsanız, gerçekten Allah onu hakkıyla bilir.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey Muhammed! Sana nereye infak edeceklerini soruyorlar. De ki: Hayır olarak verdiğiniz nafaka, ana baba, yakınlar, öksüzler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak daha ne yaparsanız herhalde Allah onu bilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sana soruyorlar: neye infak edecekler? deki: verdiğiniz nefaka ana baba, en yakınlar, öksüzler, biçareler, yolda kalmışlar içindir, hayrolarak daha her ne yaparsanız hek halde Allah onu bilir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar, hangi şey'i nafaka olarak vereceklerini sana sorarlar. De ki: «Maldan vereceğiniz şey (evleviyyetle) ananın, babanın, akrabanın, yetimlerin, yoksulların, yol oğlunun (müsâfirin hakkı) dır. Her ne hayır işlerseniz şübhesiz Allah onu çok iyi bilen (mükâfatını veren) dir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Ey Resûlüm!) Sana (Allah yolunda) neyi (kime) sarf edeceklerini soruyorlar. De ki: “Hayır (ve hasenât)dan ne sarf ederseniz, artık (onlar); ana baba, en yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmış(lar) için olmalıdır.” Hayır (ve hasenât)dan ne yaparsanız, artık muhakkak ki Allah, onu hakkıyla bilendir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ey Rasûlüm, onlar neyi nafaka olarak vereceklerini sana soruyorlar. De ki: “- Maldan vereceğiniz şey, ana-babanın, akrabanın, yetimlerin, yoksulların, yolcunundur. Hayır olarak daha her ne yaparsanız. Cenâb-ı Allah onu bilir ve mükâfatını verir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ne infak edelim?» diye senden soruyorlar. De ki: «Maldan ne infak ederseniz anababa ile en yakınlar, yetimler, yoksullar, yolcular içindir. Ve hayırdan her ne yaparsanız şüphe yok ki, Allah Teâlâ onu hakkıyla bilir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Hayır olarak harcayacağınız şey, anne ve baba, akraba, yetimler, yoksullar ve yolcular içindir. Siz hayır olarak ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu bilir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They ask thee what they should spend (In charity). Say: Whatever ye spend that is good, is for parents and kindred and orphans and those in want and for wayfarers. And whatever ye do that is good, - (Allah) knoweth it well. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 215. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: يَوْمَ يَجْمَعُ اللّٰهُ الرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَٓا اُجِبْتُمْۜ قَالُوا لَا عِلْمَ لَنَاۜ اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُو ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْۚ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْۜ اِلَى اللّٰهِ مَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ لَا يَسْتَوِي الْخَب۪يثُ وَالطَّيِّبُ وَلَوْ اَعْجَبَكَ كَثْرَةُ الْخَب۪يثِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ يَٓا اُو۬لِي الْاَلْب ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْ ...
Nisâ sûresi Medine’de nâzil olmuştur, 176 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen ve “kadınlar” mânasına gelen اَلنِّسَاءُ (Nisâ) kelimesinden alır. A ...
Hucurât sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 4. âyette geçen ve “odalar” mânasına gelen اَلْحُجُرَاتُ (hucurât) kelimesinden alır. Bu ...