# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَٓا اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Velleżîne keferû vekeżżebû bi-âyâtinâ ulâ-ike ashâbu-nnâr(i)(s) hum fîhâ ḣâlidûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İnkâra saplanıp âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennemliktir ve orada ebedî kalacaklardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennemliktir, onlar orada ebedî kalırlar. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İnkar eden kimseler ve ayetlerimizi yalan sayanlar cehennemlik olanlardır, onlar orada temelli kalacaklardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennem ehlidirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Küfre saplananlar ve ayetlerimize yalan diyenler ise işte bunlar ateş arkadaşlarıdır, onlar orda muhalled kalacaklardır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O küfredenler, âyetlerimizi yalan sayanlar (Yok mu?), onlar ateşin (cehennemin) arkadaşlarıdır. Onlar orada bir daha çıkmamak üzere kalıcıdırlar. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O inkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar ateş ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Küfre varıp âyetlerimizi yalanlıyanlar ise, cehennem ehlidirler; onlar, o ateşte ebedî olarak kalıcıdırlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o kimseler ki kâfir oldular ve Bizim âyetlerimizi tekzîp ettiler, onlar ateş sahipleridir, onlar o ateşte ebedîyyen kalıcılardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş ehlidir; orada sürekli kalırlar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "But those who reject Faith and belie Our Signs, they shall be companions of the Fire; they shall abide therein." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 39. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...