# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اُو۬لٰٓئِكَ عَلَيْهِمْ صَلَوَاتٌ مِنْ رَبِّهِمْ وَرَحْمَةٌ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُهْتَدُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ulâ-ike ‘aleyhim salevâtun min rabbihim verahme(tun)(s) veulâ-ike humu-lmuhtedûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İşte bunlar, Rablerinin bol mağfiret ve rahmetine ulaşanlardır. Doğru yolu bulanlar da ancak onlardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İşte Rablerinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır. Ve doğru yolu bulanlar da onlardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Rablerinin mağfiret ve rahmeti onlaradır. O'nun yolunda olanlar da onlardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İşte Rableri katından rahmet ve merhamet onlaradır. Doğru yola ulaştırılmış olanlar da işte bunlardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte onlar var ya, Rablerinden, mağfiretler ve rahmet onlaradır. İşte hidayete erenler de onlardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | işte onlar, rablarından salâvat-ü rahmet onlara ve işte hidayete erenler onlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar (o teslîmiyyet ve istircâı gösterenler yok mu?) Rablerinden mağfiretler ve rahmet hep onların üzerindedir ve onlar doğru yola erdirilenlerin ta kendileridir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İşte onlara Rablerinden mağfiretler ve bir rahmet vardır. Hidâyete erenler de işte ancak onlardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O teslimiyet gösterip Rablerine sığınanlar üzerine, Rablerinden mağfiret, rahmet (ve cennet) vardır; ve işte onlar, hidayete ermiş olanlardır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | işte onlar için Rableri tarafından mağfiretler ve rahmet vardır. Hidâyete erenler de onlardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İşte onlar için Rablerinden bağışlanmalar ve bir rahmet vardır. Ve onlar, doğru yola ermiş olanların tâ kendileridir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They are those on whom (Descend) blessings from Allah, and Mercy, and they are the ones that receive guidance. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 157. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَأْكُلُونَ اَمْوَالَ الْيَتَامٰى ظُلْمًا اِنَّمَا يَأْكُلُونَ ف۪ي بُطُونِهِمْ نَارًاۜ وَسَيَصْلَوْنَ سَع۪ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: “…bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun b ...
Kur’an-ı Kerim, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline ...
Kur’an-ı Kerim’in Allah’ın sözü olduğunda şüphe olmadığı gibi, Peygamberimize (s.a.v.) vahyolunduğu gibi hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar t ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اصْبِرُوا وَصَابِرُوا وَرَابِطُوا وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ Ey iman ed ...