# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالُوا ادْعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّنْ لَنَا مَا لَوْنُهَاۜ قَالَ اِنَّهُ يَقُولُ اِنَّهَا بَقَرَةٌ صَفْرَٓاءُۙ فَاقِعٌ لَوْنُهَا تَسُرُّ النَّاظِر۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâlû ud’u lenâ rabbeke yubeyyin lenâ mâ levnuhâ(c) kâle innehu yekûlu innehâ bekaratun safrâu fâki’un levnuhâ tesurru-nnâzirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bunun üzerine: “Bizim için Rabbine dua et de onun renginin nasıl olacağını bize bildirsin” dediler. Mûsâ da: “Allah onun, bakanlara sürûr verecek parlak renkte sapsarı bir inek olmasını istiyor” dedi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bu defa: Bizim için Rabbine dua et, bize onun rengini açıklasın, dediler. «O diyor ki: Sarı renkli, parlak tüylü, bakanların içini açan bir inektir» dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Rabbine bizim adımıza yalvar da ne renk olduğunu bize bildirsin" dediler. "O, onun, bakanların içini açan parlak sarı renkli bir sığır olduğunu söylüyor" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar, “Bizim için Rabbine dua et de, rengi neymiş? açıklasın” dediler. Mûsâ şöyle dedi: “Rabbim diyor ki, o, sapsarı; rengi, bakanların içini açan bir sığırdır” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, "Bizim için Rabbine dua et, rengi ne ise onu bize açıklasın." dediler. Musa, "Rabbim buyuruyor ki, o, bakanlara sürur veren, sapsarı bir sığırdır." dedi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | bizim için dediler: Rabbine dua et, rengi ne imiş bize beyan etsin, Rabbim, dedi, Şöyle buyuruyor: Bir bakare ki sapsarı, rengi bakanlara sürur verir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Tekrar) şöyle söyledilerdi: «Bizim için Rabbine duâ et de onun donu (rengi) nedir, bize tam açıklasın». O da : («Rabbim) diyor ki: o, bakanlara ferahlık verecek sapsarı bir inekdir» demişdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Onlar bu def'a:) “Bizim için Rabbine duâ et, onun renginin ne olduğunu (da) bize açıklasın!” dediler. (Mûsâ) şöyle dedi: “Şübhesiz O (Rabbim) buyuruyor ki: 'Doğrusu o, rengi sapsarı, bakanların hoşuna giden bir sığırdır.' ” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Yine) şöyle demişlerdi: “- Bizim için Rabbine duâ et de, onun rengi nedir? bize açıklasın. “Mûsâ da: “-Rabbim buyuruyor ki, o , bakanlara ferahlık verecek altın sarısı gibi bir sığırdır.” demişti. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dediler ki: «Bizim için Rabbine dua et, onun rengi nedir, bize beyan etsin.» Dedi ki: «Muhakkak O buyuruyor ki, o sarı renkte bir sığırdır. Onun rengi halis sarıdır. Kendisine bakanları mesrûr kılar.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar, “Rabbine bizim için dua et de onun rengini bize açıklasın” dediler. Musa, “Allah buyuruyor ki,” dedi, “o sapsarı, bakanlara sürur veren bir inektir.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They said: "Beseech on our behalf Thy Lord to make plain to us Her colour." He said: "He says: A fawncoloured heifer, pure and rich in tone, the admiration of beholders!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 69. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 70. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 70. Ayet Arapça: وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي اٰدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ ...
İsra suresinin 66. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 66. Ayet Arapça: رَبُّكُمُ الَّذ۪ي يُزْج۪ي لَكُمُ الْفُلْكَ فِي الْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا مِنْ ...
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...