# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَقَالُوا لَنْ تَمَسَّنَا النَّارُ اِلَّٓا اَيَّامًا مَعْدُودَةًۜ قُلْ اَتَّخَذْتُمْ عِنْدَ اللّٰهِ عَهْدًا فَلَنْ يُخْلِفَ اللّٰهُ عَهْدَهُٓ اَمْ تَقُولُونَ عَلَى اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve kâlû len temessene-nnâru illâ eyyâmen ma’dûde(ten)(c) kul etteḣażtum ‘inda(A)llâhi ‘ahden felen yuḣlifa(A)llâhu ‘ahdeh(u)(s) em tekûlûne ‘ala(A)llâhi mâ lâ ta’lemûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bir de: “Sayılı birkaç günden başka bize ateş dokunmayacak” dediler. Onlara şöyle de: “Bu konuda Allah’tan bir teminat mı aldınız? Eğer öyleyse ne âlâ, zira Allah verdiği teminattan asla dönmez. Yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler. De ki (onlara): Siz Allah katından bir söz mü aldınız -ki Allah sözünden caymaz-, yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Ateş bize sadece sayılı birkaç gün değecektir", derler; sor, "Allah katından siz söz mü aldınız?", eğer öyle ise Allah sözünden caymayacaktır. "Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?" |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bir de dediler ki: “Bize ateş, sayılı birkaç günden başka asla dokunmayacaktır.” Sen onlara de ki: “Siz bunun için Allah’tan söz mü aldınız? -Eğer böyle ise, Allah verdiği sözden dönmez-. Yoksa siz Allah’a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bir de dediler ki: "Bize sayılı birkaç günden başka asla ateş azabı dokunmaz". De ki; "Siz Allah'dan bir ahit mi aldınız? Böyle ise Allah sözünden dönmez. Yoksa siz Allah'a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir de dediler: Bize sayılı bir kaç günden maada asla ateş dokunmaz, siz, di, Allahtan bir ahit aldınız mı? Böyle ise Allah asla ahdinde hulfetmez, yoksa Allaha karşı bilemiyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Peygamber onları Cehennemle korkutduğu zaman da : «Atalarımızın buzağıye tapdıkları) sayılı (ve mahdud) günlerden (kırk günden) başka (fazla) bize kat'iyyen Cehennem (azabı) dokunmayacak» dediler. Söyle (Habîbim) ki: «Allah katından (bu hususda) bir ahdi mi elde etdiniz? (Ondan böyle bir sözü mü aldınız?) ki Allah ahdinden asla caymaz yoksa Allaha karşı bilmeyeceğiniz bir şey'i mi söylüyorsunuz?». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem: “Sayılı birkaç günden başka bize ateş aslâ dokunmayacaktır!” dediler. (Ey Resûlüm! Onlara) de ki: “(Buna dâir) Allah katından bir söz mü aldınız, ki Allah sözünden aslâ dönmez, yoksa Allah'a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O yahûdiler: “-Bize sayılı bir kaç günden başka asla cehennem ateşi dokunmaz.” dediler. Ey Habibim, onlara de ki, size o müddetten daha ziyade azab edilmiyeceğine dair Allah'dan bir vaad mı aldınız? Böyle ise, Allah ahd ve vaadinden asla caymaz. Yoksa Allah'a karşı bilemiyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve dediler ki: «Bizlere birkaç sayılı günden başka cehennem ateşi temas etmeyecektir. De ki: «Siz Allah'ın huzurunda bir ahid mi aldınız? Elbet de Allah Teâlâ ahdinde hulf etmez. Yoksa bilmeyeceğiniz bir şeyi Cenâb-ı Hakk'a isnad edip söylüyor musunuz» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bir de, “Sayılı günlerden başka bize ateş dokunmaz” dediler. Sen de ki: Allah katından bir söz mü aldınız—eğer öyleyse Allah sözünden dönmez—yoksa Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And they say: "The Fire shall not touch us but for a few numbered days:" Say: "Have ye taken a promise from Allah, for He never breaks His promise? or is it that ye say of Allah what ye do not know?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 80. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ali İmran Suresi 156-160 Ayetler: 156- "Ey iman edenler! Sizler, seferde iken ölen veya savaşırken şehit düşen kardeşleri hakkında: “Eğer yanımızd ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَنْ يَعْصِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَيَتَعَدَّ حُدُودَهُ يُدْخِلْهُ نَارًا خَالِدًا ف۪يهَاۖ وَلَهُ عَذَابٌ مُه۪ينٌ۟ Kim d ...
Kur’ân-ı Kerîm, lafzı ve mânasıyla, şekli ve muhtevasıyla Allah kelâmıdır. Burada “şekli” derken Kur’ân-ı Kerîm’in Resûlullah (s.a.v.)’e vahyedilmesin ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَأْكُلُونَ اَمْوَالَ الْيَتَامٰى ظُلْمًا اِنَّمَا يَأْكُلُونَ ف۪ي بُطُونِهِمْ نَارًاۜ وَسَيَصْلَوْنَ سَع۪ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: “…bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun b ...
Kur’an-ı Kerim, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline ...