# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَللّٰهُ يَسْتَهْزِئُ بِهِمْ وَيَمُدُّهُمْ ف۪ي طُغْيَانِهِمْ يَعْمَهُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | (A)llâhu yestehzi-u bihim ve yemudduhum fî tuġyânihim ya’mehûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Asıl Allah, onlarla alay etmekte ve azgınlıkları içinde basîretsiz bir halde dolaşıp durmalarına mühlet vermektedir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Gerçekte, Allah onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsat verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlarla Allah alay eder ve taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Gerçekte Allah onlarla alay eder (alaylarından dolayı onları cezalandırır); azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara mühlet verir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Allah onlarla istihza ediyor da tuğyanları içinde bocalarlarken kendilerini sürüklüyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Asıl) Allah onlarla istihza eder ve taşkınlıkları, azgınlıkları içinde serseri dolaşmalarına mühlet verir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Bil'akis) Allah onlarla alay eder ve onlara mühlet verir (de), azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Cenâb'ı Allah münafıkları, ettikleri istihzanın cezası ile cezalandırır; ve azgınlıkları içinde başıboş dolaşmalarına mühlet verir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah Teâlâ ise onlar ile istihzâ eder. Onları kendi azgınlıklarında şaşkın bir halde bırakır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Oysa Allah onları maskaraya çeviriyor. Ve onlara mühlet veriyor; onlar da azgınlıkları içinde bocalayıp duruyorlar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Allah will throw back their mockery on them, and give them rope in their trespasses; so they will wander like blind ones (To and fro). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 15. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...