# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَقَوْمَ نُوحٍ مِنْ قَبْلُۜ اِنَّهُمْ كَانُوا قَوْمًا فَاسِق۪ينَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve kavme nûhin min kabl(u)(s) innehum kânû kavmen fâsikîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Daha önce de Nûh kavmini helâk etmiştik. Çünkü onlar Allah’ın yolundan iyice çıkmış bir toplum hâline gelmişlerdi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bunlardan önce de Nuh kavmini he-lâk etmiştik. Çünkü onlar yoldan çıkmış bir toplum idiler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Daha önce de Nuh milletini cezalandırmıştık. Çünkü onlar da yoldan çıkmış bir milletti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bunlardan önce de Nûh kavmini helâk etmiştik. Çünkü onlar fâsık bir toplum idiler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Daha önce de Nuh kavmini helâk etmiştik. Çünkü onlar yoldan çıkmış fâsık bir kavimdiler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Daha evvel de Nûh kavmini, çünkü hep onlar yoldan çıkmış fâsık birer kavm idiler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Daha evvel de Nuuh kavmini (helak etdik). Çünkü onlar (küfr-ü ısyanlarıyle doğrulukdan) çıkmış fâsık kavmdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Daha önce de Nûh kavmini (helâk etmiştik). Çünki onlar (peygamberlerini inkâr eden) bir fâsıklar topluluğu idiler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Daha önce de Nûh kavmini helâk ettik; çünkü onlar (hakdan ayrılmış küfür içinde bulunan) fâsık bir kavim idiler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Nûh kavmini de evvelce (helâk ettik). Şüphe yok ki, onlar fâsıklar olan bir kavim olmuşlardı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Daha önce de Nuh kavmini helâk etmiştik. Çünkü onlar yoldan çıkmış bir kavim haline gelmişlerdi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So were the People of Noah before them for they wickedly transgressed. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zâriyât Sûresi 46. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ فِي اخْتِلَافِ الَّيْلِ وَالنَّهَارِ وَمَا خَلَقَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَّقُونَ ...
Peygamberimizin (s.a.v.) ismi Kur’an-ı Kerim’de beş defa geçmektedir. Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’an’da dört defa “Muhammed”, bir defa da “Ahmed” olara ...
Ayet-i kerimede buyrulur: لَقَدْ جَٓاءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ اَنْفُسِكُمْ عَز۪يزٌۘ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَر۪يصٌ عَلَيْكُمْ بِالْمُؤْمِن۪ينَ رَؤُ۫فٌ رَ ...
"O, suyu acı ve tatlı iki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir." (Rahmân Sûresi 19) "Fakat aralarında bir engel vardır; onu aşıp da birbi ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَكُونُوا مَعَ الصَّادِق۪ينَ Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten ...
Ahkâf sûresinin 15. ayetinde şöyle buyrulur: Ahkâf Suresi 15. Ayet Arapça وَوَصَّيْنَا الْاِنْسَانَ بِوَالِدَيْهِ اِحْسَانًاۜ حَمَلَتْهُ اُمُّهُ كُ ...