# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَقَرَّبَهُٓ اِلَيْهِمْ قَالَ اَلَا تَأْكُلُونَۘ | |
Türkçe Okunuşu * | Fekarrabehu ileyhim kâle elâ te/kulûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onu önlerine koyup: “Buyurmaz mısınız?” dedi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onların önüne koyup «Yemez misiniz?» demişti. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 26,27. Hemen ailesine giderek semiz bir buzağı getirmiş, onların önüne sürüp: "Yemez misiniz?" demişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onu önlerine koydu. “Yemez misiniz?” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onu önlerine sürerek: "Yemez misiniz?" dedi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onu yakınlarına koydu, yemeğe buyurmaz mısınız? Dedi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bunu onlara yaklaşdırdı. «Yemez misiniz?» dedi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Sonra onu kendilerine yaklaştırdı: “Yemez misiniz?” dedi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onu (yemek olarak) önlerine koydu. “-Yemeğe buyurmaz mısınız?” dedi. (Yemeğinden misafirlerin yemediğini görünce): |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Bunu onlara yaklaştırdı. Dedi ki: «Yemez misiniz?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Önlerine koydu, “Buyurmaz mısınız?” dedi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And placed it before them.. he said, "Will ye not eat?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zâriyât Sûresi 27. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَرَاوَدَتْهُ الَّت۪ي هُوَ ف۪ي بَيْتِهَا عَنْ نَفْسِه۪ وَغَلَّقَتِ الْاَبْوَابَ وَقَالَتْ هَيْتَ لَكَۜ قَالَ مَعَاذَ اللّٰ ...
İsrâ Sûresi 78-84.Ayetler 78. Güneşin öğleyin batıya doğru kaydığı andan gece karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namazı dosdo ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَجَٓاؤُ۫ عَلٰى قَم۪يصِه۪ بِدَمٍ كَذِبٍۜ قَالَ بَلْ سَوَّلَتْ لَكُمْ اَنْفُسُكُمْ اَمْرًاۜ فَصَبْرٌ جَم۪يلٌۜ وَاللّٰهُ الْ ...
Âyetler “Sana uyan mü’minlere alçak gönüllü davran!” Şuarâ sûresi (26), 215 Allah Teâlâ İslâmiyet’e gönül veren kullarını Resûlullah Efendi ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ Andolsun ki Yûsuf ve kardeşlerinde, almak isteyenler için ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَلِلّٰهِ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَاِلَيْهِ يُرْجَعُ الْاَمْرُ كُلُّهُ فَاعْبُدْهُ وَتَوَكَّلْ عَلَيْهِۜ وَمَا رَ ...