# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَرَوْحٌ وَرَيْحَانٌ وَجَنَّتُ نَع۪يمٍ | |
Türkçe Okunuşu * | Feravhun ve rayhânun ve cennetu na’îm(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onu bekleyen sonsuz bir rahatlık ve mutluluk, güzel ve hoş kokulu rızıklar ve nimetlerle dolu cennetlerdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 88,89. Eğer ölen o kişi, gözdelerden ise, rahatlık, hoşluk ve nimet cenneti onundur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 88,89. Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | artık bir revh-u reyhan ve bir Cenneti ne'îm |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | artık rahatlık, güzel rızık ve Naıym cenneti (onundur). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 88,89. Fakat (ölen o kimse), (Allah'a) yakın kılınanlardan (sâbikundan) ise, artık (ona)bir rahatlık, güzel kokulu bir rızık ve Naîm Cenneti vardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Artık onun için bir rahatlık, hoş bir rızık ve Naîm Cenneti vardır. (Nimetleri bitmez, kedersiz bir cennet.) |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İşte (ona) bir rahat, bir güzel rızk ve bir Nâim cenneti vardır). |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ölüm onun için rahat, güzel kokulu rızıklar ve nimetlerle dolu Cennet demektir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | (There is for him) Rest and Satisfaction, and a Garden of Delights. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Vâkıa Sûresi 89. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...