# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَقَدْ عَلِمْتُمُ النَّشْاَةَ الْاُو۫لٰى فَلَوْلَا تَذَكَّرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve lekad ‘alimtumu-nneş-ete-l-ûlâ felevlâ teżekkerûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Aslında siz ilk yaratılışın Allah’ın kudretiyle gerçekleştiğini pekâla biliyorsunuz. O halde bunun üzerinde düşünüp ikinci yaratalışın da mümkün ve kaçınılmaz olduğunu kabullenmeniz gerekmez mi? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki, ilk yaratmayı bilirsiniz, yine de düşünmez misiniz? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O hâlde düşünseniz ya! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her halde ilk neş'eti biliyorsunuz o halde düşünseniz a |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun ki birinci yaratılışı (nızı) bildiniz. Fakat (tekrar yaratılacağınızı da) düşünmeli değil misiniz? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki, ilk yaratılışı bildiniz; öyle ise (düşünüp) ibret almanız gerekmez mi? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Her halde (bu dünya hayatında topraktan sonra nutfeden) ilk yaratılışınızı bildiniz. O halde (kıyamette sizi ikinci defa diriltmeğe kadir olduğumuzu) düşünseniz ya!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve muhakkak ki, siz ilk yaradılışı bildiniz, o halde düşünmez misiniz? |
11. | Ümit Şimşek Meali | İlk yaratılışınızı biliyorsunuz; öyleyse niçin hâlâ düşünmezsiniz? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And ye certainly know already the first form of creation: why then do ye not celebrate His praises? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Vâkıa Sûresi 62. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...