# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِذَا رُجَّتِ الْاَرْضُ رَجًّاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | İżâ rucceti-l-ardu raccâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yer şiddetli bir sarsılışla sarsıldığı, |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yer şiddetle sarsıldığı, |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 4,5,6,7. Ey insanlar! Yer sarsıldıkça sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp da toz duman haline geldiği zaman, siz de üç sınıf olursunuz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 3,4,5,6,7. Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yer şiddetle sarsıldığı |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yer bir sarsılış sarsıldığı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O zaman yer bir sarsıntı ile sarsılmışdır, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 4,5,6. (Ey insanlar!) Yer (şiddetli) bir sarsılışla sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp yayılmış toz toprak hâline geldiği zaman! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yer, dehşetli bir sarsılışla sarsılınca; |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O zaman yer, şiddetli bir sarsıntı ile sarsılmıştır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yer şiddetle sarsıldığında, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | When the earth shall be shaken to its depths, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Vâkıa Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’ân-ı Kerîm’i, her devirde milyonlarca hâfız ezberlemiştir. Müsteşriklerin dahî îtirâf ettikleri gibi[1] bu durum, yeryüzünde hiçbir kitaba nasîb o ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...