# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كَاَمْثَالِ اللُّؤْلُؤِ۬ الْمَكْنُونِۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Ke-emśâli-llu/lui-lmeknûn(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sedeflerinde saklı inciler gibi! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 22, 23. Saklı inciler gibi, iri gözlü hûriler, |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 22,23,24. İşlediklerine karşılık olarak, sedefteki inciler gibi ceylan gözlüler vardır. Orada boş ve günaha sokacak bir söz duymazlar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 22,23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Saklı inciler gibi, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Saklı inci timsalleri gibi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | saklı inci timsâlleri gibi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Sadeflerinde) saklı inciler gibi! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gün görmemiş inci emsali... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Saklı inci emsali gibi (pek latiftirler). |
11. | Ümit Şimşek Meali | Saklı inciler gibi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Like unto Pearls well-guarded. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Vâkıa Sûresi 23. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...