# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ثُلَّةٌ مِنَ الْاَوَّل۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Śulletun mine-l-evvelîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onların çoğu öncekilerden, |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Onların) çoğu önceki ümmetlerden, |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 13,14. Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 13,14. Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Çoğu önceki ümmetlerden, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir çok evvelînden |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bir çok (u) evvelki (ümmet) lerden, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 13,14. (Sâbikundan olanlar) önceki (ümmet)lerden birçok, sonrakilerden ise azdır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Evvelki ümmetlerin (hayırda ileri geçenlerinden) çok kimseler, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (O Sabikûn) Evvelkilerden bir cemaattır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onların birçoğu öncekilerdendir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | A number of people from those of old, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Vâkıa Sûresi 13. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...